ESAS SORUN DIŞARDA DEĞİL İÇERDE

Değerli okurlar Avrupalılar arasında Türkler için çok sık

kullanılan cümlelerden biri de bu. 

“Türkler her şeyi doğru bildiklerine inanırlar”.

Yani “Türkiye’de ayağınız takılsa hoca’ya takılmışınızdır” veya 

“Futbolda İlkokulu zor bitirmiş Antrenöre bile Türkler “hoca” derler”,  

benzeri şakavari sözcükler…

Eğer tartışabilecek kadar iyi Almanca veya İngilizce bilmiyorsanız kim 

olursanız olun fazla önem vermezler, küçük görürler, bu konuda Alman bilim adamları 

ile tartışmak çok zordur.

Avrupalılar her fırsatta düşündüklerini ifade ediyorlar ve tarih boyunca Türklerin sorunu hep bugün olduğu gibi kendileri ile olduğunu söylerler.

Bu kadar ruhsatlı, ruhsatsız silahlanan bir ülke…Ve dış güçlerin hiçbir dahli olmayan trafik rezaleti…

Bir yıl içinde şehit veya kaza sayısı mı çok,- yoksa trafik, cinayet veya  kontrolsüz

çürük yapıların depremden yıkılması ile ölen sayısı mı çok?

Hiç şüpheniz olmasın ikincisi fark atar… 

Buradan da anlaşılacağı gibi esas sorun dışarda değil, içerde.

Esas sorun insanların ülke içindeki devamlı göçleri ve bu nedenle birçok gelenek

ve düzenlerin bozulması.  İnsanlar her fırsatta birbirlerinin bilgisizliğini,

kabahatlerini sıralamaktan hoşlanırlar, çünkü üstünlük merakındadırlar.

Bunun neticesi mesela kim İstanbullu? Gerçek İstanbulluyu belki parmakla

zor gösterirsiniz, herkes dışardan gelmiş ne kural geçerli, ne kanun…

Dikkat edilecek olursa her sorun çıktığında sebebi dış güçler gösterilir

mümkün olsa idi depremleri de dış güçler yapıyor derlerdi…